Sınırlarımızı kimler çizer? İnsanın koruyucu askerleri var mı?
İnsan ilişkileri karmaşık ve çoğu zaman zorlayıcı olabilir.
Bu karmaşıklığın içinde, sağlıklı ilişkiler geliştirmek ve
sürdürmek için en önemli unsurlardan biri kişisel sınırların
belirlenmesi ve korunmasıdır. Bu yazıda, kişisel sınırların
ne olduğunu, neden önemli olduklarını ve farklı ilişki türlerinde
nasıl uygulanabileceklerini inceleyeceğiz.
Kişisel Sınırlar Nedir?
Kişisel sınırlar, bireyin kendisine ve başkalarına nasıl davranılmasını
istediğini belirleyen psikolojik, duygusal ve fiziksel sınırlardır.
Bu sınırlar, kişinin değerlerini, inançlarını, tercihlerini ve
ihtiyaçlarını yansıtır. Sağlıklı sınırlar, bireyi duygusal yıpranmadan
korur, öz saygıyı artırır ve başkalarıyla daha sağlıklı ilişkiler
kurmaya yardımcı olur.
Hangi sınırlar doğuştan itibaren biz farkında olmadan gelişir?
Sınırlarını çizebilen ve koruyabilen bedenini, ruhunu dinginleştirir.
Araştırmalara göre insanın yetişkinlikteki davranışlarının temelinin
0-6 yaş aralığında, başka bir araştırma da ise 0-11 yaş arasında
yapılandığını anlatılır. Net olan bir konu ise doğduğumuz ailenin
üyelerinin etkisi, ilişkisi, iletişimi, değerleri, inançlarının olduğu
gibi bireyin kimliklerine yansıdığıdır.
Kısaca sınırlarımızdan örnekler;
Fiziksel Sınırlar: Kişisel alan ve fiziksel temasla ilgili sınırlar.
Bu, başkalarının ne kadar yakın olabileceğini ve hangi tür fiziksel
temasların kabul edilebilir olduğunu belirler.
Duygusal Sınırlar: Kişisel duyguların korunması ve başkalarının
duygusal taleplerine karşı sınırlar. Bu, başkalarının duygusal
baskılarına ne derecede açık olunacağını belirler.
Zihinsel Sınırlar: Düşünceler, inançlar ve değerlerle ilgili sınırlar.
Bu, başkalarının görüşlerine ne kadar açık olunduğu ve kendi
inançlarını nasıl savunulduğu ile ilgilidir.
Zaman ve Enerji Sınırları: Kişisel zamanın ve enerjinin yönetimiyle
ilgili sınırlar. Bu, iş ve özel hayat arasında nasıl bir denge
kurulduğunu belirler.
İletişim Sınırları: İletişim biçimi ve açıklık derecesiyle ilgili
sınırlar. Bazı insanlar doğrudan ve açık iletişimi tercih ederken,
diğerleri daha çekingen veya dolaylı iletişim içinde olabilir.
En önemli sınır belirleyici kelimenin mantıklı kullanılan ‘HAYIR’
olduğuna inanırım. Çoğu insanın iç dünyasının huzurlu olamamasının
başlıca nedenlerinden biri HAYIR diyememesinden kaynaklanmaktadır.
Bunun birçok nedeni bulunmaktadır. Bu yazının konusu olmadığından
gelecek sayının başlığını şimdiden belirlemiş olduk ‘neden hayır
demek bu kadar zor’
Neden Önemli?
Kişisel sınırlar, bireyin kendini tanımasına ve saygı duymasına
yardımcı olur. Öz saygıyı direkt etkilemektedir. Öz saygının olması
öz sevgi, özdeğer, öz güven gelişmesine büyük katkıdır.
Kendi sınırlarını belirleyen ve bunlara saygı gösteren bir kişi,
başkalarının da sınırlarına saygı gösterme eğilimindedir. Bu,
karşılıklı saygı ve anlayışa dayalı sağlıklı ilişkilerin temelini
oluşturur.
Sınırların İlişkiler Üzerindeki Etkisi
Kişisel sınırlar, farklı ilişki türlerinde- aile, arkadaşlık,
romantik ilişkiler, iş ilişkileri ve ebeveyn-çocuk ilişkileri
gibi- farklı şekillerde ifade edilir ve uygulanır.
Aile İlişkilerinde Sınırlar: Aile içinde bireylerin özgürlükleri
ve sorumlulukları arasında denge kurulmasını sağlar. Aile
üyelerinin birbirlerinin kişisel alanına saygı göstermeleri,
sağlıklı aile ilişkilerinin temelidir. Aile, bireyin hayatı
boyunca tüm ilişkilerini etkileyen en temel birimdir.
Arkadaşlık İlişkilerinde Sınırlar: Arkadaşlar arasında güven ve
saygıyı teşvik eder. Arkadaşlar arasındaki sınırlar, kişisel
bilgilerin paylaşımı ve birbirlerine harcanan zaman gibi konuları
içerir. Bireyin sosyal ilişkilerini oluşturduğu temellerden biridir.
Aile ilişkilerinden etkilenir
Romantik İlişkilerde Sınırlar: Karşılıklı saygı ve bağımsızlığın
korunmasına yardımcı olur. Romantik ilişkilerde sınırlar, duygusal
ihtiyaçların ifadesi ve fiziksel yakınlık düzeyleri gibi konuları
kapsar. Aile ilişkilerinden etkilenir.
İş İlişkilerinde Sınırlar: Profesyonellik ve kişisel hayat arasında
bir denge kurmaya yardımcı olur. İş yerinde sınırlar, mesai saatleri,
görev tanımları ve iş yerindeki iletişim kurallarını içerir. Aile
ilişkilerinden etkilenir.
Ebeveyn-Çocuk İlişkilerinde Sınırlar: Çocukların kendilerine saygı
duymasını ve bağımsızlık kazanmasını teşvik eder. Ebeveynler,
çocukların yaşına ve olgunluğuna uygun sınırlar belirleyerek
onların güvenli ve destekleyici bir ortamda büyümelerini sağlar.
Bu sınırlar, çocukların sorumluluk almayı öğrenmelerine ve kişisel
özgürlüklerini anlamalarına yardımcı olur. Ebeveynlerin sınırları,
çocukların sosyal becerilerini ve duygusal zekalarını geliştirmeleri
için de önemlidir. Bireyin tüm yaşamındaki ilişkilerde etkilidir.
Aynı şekilde ebeveyn-ebeveyn ilişkilerindeki sınırlar da çocukların
yetişkinlikte rol-model aldığı etkenlerden biridir.
Sınırlar Nasıl Belirlenir ve Korunur?
Sınırların belirlenmesi ve korunması süreci, kişisel farkındalık ve
öz-yansıtma gerektirir. Bu süreçte aşağıdaki adımlar izlenebilir:
Kendi İhtiyaçlarınızı Tanıyın: Yani kendinizi tanıyın. Kendi
ihtiyaçlarınızı, değerlerinizi, inançlarınızı ve rahatlık düzeyinizi
anlamak, sağlıklı sınırlar koymak için ilk adımdır.
Net İfade Edin: Sınırlarınızı açık ve net bir şekilde ifade edin.
Bu, başkalarının sınırlarınızı anlamasına ve saygı göstermesine
yardımcı olur. Aynı şekilde siz de başkalarının sınırlarına saygı
göstererek, bilmeyen insanlara hatırlatıcı olabilirsiniz.
Başkalarının Sınırlarına Saygı Gösterin: Başkalarının sınırlarına
saygı göstermek, karşılıklı saygı ve güvenin oluşmasını sağlar.
Tutarlı Olun: Sınırlarınızı tutarlı bir şekilde koruyun. Tutarlılık,
sınırlarınızın ciddiye alınmasını sağlar.
Esnek Olun: Duruma göre sınırlarınızda esnek olmaya hazır olun.
Esneklik, ilişkilerde uyum ve anlayışı teşvik eder. Tutarlı olmak
ile karıştırılmadan esnek olunmalı. Bu da kişinin kendini tanıması
ve hangi kimlikte ne tür değerlere sahip olduğunu bilmesi ile
yakından ilişkilidir.
Sonuç olarak;
Kişisel sınırlar, bireyin kendine olan saygısını ve öz güvenini
artırırken, daha sağlıklı ve tatmin edici ilişkiler kurmasına da
olanak tanır. Sınırlarımızı tanımak ve bunlara uygun davranmak
hem kendimize hem de çevremizdeki insanlara karşı sorumluluğumuzun
bir parçasıdır. Sağlıklı sınırlar, bireysel özgürlüklerin ve
karşılıklı saygının korunması için hayati öneme sahiptir.
Bireysel ve toplumsal sınırlarımız okullarımızda farklı şekillerde
işlenmektedir. Hayalim bütün olarak tüm ilköğretim sınıflarında
uygulamalı zorunlu ders olarak ele alınmasıdır.
Sevgiyle, Sağlıkla, Sınırla
Türkan Ersoy
Psikoloji Uzmanı,Yönetici Koçu ve Mentor
‘kendineyeşillenmek’ kitabının yazarı